PeyamaKurd - G20 zirvesi öncesinde ABD-Türkiye ilişkilerindeki zorluklar ve fırsatlar konuşulduğu panelde değerlendirmede bulunan ABD’nin eski Ankara Büyükelçisi James Jeffrey, Türkiye’nin S-400 alımı nedeniyle uygulanan yaptırım kapsamında F-35 programından çıkartılmasının diğer yaptırımlardan farklı değerlendirilmesi gerektiğini ifade etti.

Washington’da düzenlenen panelin konukları arasında ABD Kongresi’ndeki Türkiye Dostluk Grubu’nun eski eşbaşkanlarından Robert Wexler ve ABD’nin eski Ankara Büyükelçisi James Jeffrey de bulunuyor.

Türkiye’nin geçmişte Patriot satın alma fırsatı olduğunu ancak kendisine sunulan koşulları beğenmediğini hatırlatan Jeffrey, “20 küsur ülke dünyada aynı koşullarla Patriot satın aldı. Kimse Türkiye’ye kötü bir anlaşma sunmadı” dedi.

"Türkiye ile ABD arasında F-16 konusunda ilerleme sağlanmalı"

F-35 programının ABD’nin büyük silah programlarından biri olduğunu hatırlatan ABD'li diplomat, Rusya’nın radarlarının bu teknolojiyle temasta olmasının gerçek bir tehdide neden olacağını kaydetti.

ABD yönetiminin F-35 satışını öfkesi nedeniyle değil gerçek nedenlerle iptal ettiğini dile getiren Jeffrey, gündemde olan F-16 satışı konusunda ise ilerleme sağlanması gerektiği görüşünde olduğunu vurguladı.

"F-16 tartışması Türkiye'yi NATO'ya daha çok bağlar"

Türkiye’nin Rusya’dan satın aldığı S-400 hava savunma sistemi nedeniyle F-35 programından çıkartılmasıyla ilgili soruya yanıt veren ABD Kongresi’ndeki Türkiye Dostluk Grubu’nun eski eşbaşkanı Robert Wexler ise, Kongre’nin Türkiye’ye silah satışı konusundaki kaygılarının geçmişten geldiğini kaydetti.

Robert Wexler açıklamasında, Türkiye’nin S-400 satın almasının ve yeni bir tur daha S-400 satın alma olasılığının bu argümanı savunanların siyasi tezlerini güçlendirdiğini belirterek şu ifadelere yer verdi:

“Tartışmayı F-35’ten F-16’ya taşımakla dengenin pozitif tarafına ağırlık konulmuş oldu. Bu önemli bir Amerikan silah satışı, sektörü olumlu etkileyecek önemli bir destek. Bu Türkiye’yi de stratejik olarak daha sıkı şekilde batıya ve NATO’ya bağlayacaktır. Türkiye’nin NATO’ya sıkı şekilde bağlı olmadığını söylemiyorum, ancak her ilişkide olduğu gibi bu çabanın sürdürülmesi gerekiyor."